Tefekkür

Hayvanlar Âlemi -4

Paylaş:

Kıymetli okurlarımız ‘Hayvanlar Âlemi’ serimizde 3 ay boyunca çevremizde gördüğümüz, varlığından haberdar olduğumuz hayvanların bilmediğimiz özelliklerini işledik. Bu sayımızdan itibaren birçoğumuzun belki de varlığından bile haberdar olmadığı vahşi hayvanlar ve özelliklerini işleyeceğiz.

               ARMADİLLO

               Armadillo ismi İspanyolcadır ve “küçük zırhlı biri” anlamına gelir. Tropikal yağmur ormanlarından, kuru savana ve otlaklara kadar çeşitli habitatlarda yaşarlar. Kuzey ve Güney Amerika’da bulunan yaklaşık 20 tür armadillo vardır.

               Zırhı, scute adı verilen küçük, üst üste binen pullarla kaplı kemikten oluşmaktadır. Alt kısımları yumuşak deri ve tüyle kaplıdır.

               Arka ayaklarında 5 pençeli ayak parmağı ve ön ayakta 3-5 pençeli ayak parmağı olan kısa, kalın bacakları vardır.

               Böceklerin dış iskeletlerini ezmek için kullandıkları çok sayıda kazık benzeri yanak dişine sahiptirler. Ayrıca sivri uçları, küçük gözleri ve küçük kulakları vardır.

               Düşük metabolik hızları ve yağ depolarının bulunmamasından dolayı soğuk havayı sevmezler.

               Çok iyi yüzücülerdir ve yaklaşık 6 dakika su altında kalabilirler. Armadilloların yüzebilmeleri için midelerini ve bağırsaklarını hava ile şişirmeleri gerekir, aksi halde zırhlarının ağırlıkları nedeniyle batarlar. Havasız kaldıklarını hissettiklerinde havaya 3 feet kadar zıplayabilirler.

               Tehlike anında top gibi olabilirler.

               Gebelik süreleri 60- 120 gün arasında değişmektedir.

               MİSK ÖKÜZÜ

               Misk öküzü, türünün ilginç ve eşsiz bir hayvanıdır. Bazı araştırmacılar hâlâ yaşamını sürdürmekte olan bu canlıların Dünya'da 1.000.000 yıldan fazla yaşadığını ve atalarının 3.500.000 yıldan daha önce yaşadığını ileri sürüyorlar.

               Bu hayvanların erkeklerinde karın derisinin altında bir bez vardır, ‘misk’ denilen maddeyi bu bez salgılamaktadır.

               Dış görünüşünde boynuzları olan bir boğaya benzer, ancak aynı zamanda bütün koyunlar gibi kalın saçlarla kaplıdır.

               Misk öküzünün kafatası çok büyüktür. Kafatası 50 cm uzunluğa ve 25 cm genişliğiyle dikdörtgen bir kutuya benzemektedir. Burun kemikleri 15-16 cm uzunluğunda, üst diş sırası yaklaşık 15 cm genişliğinde, baş ve dişler de dâhil olmak üzere baş anatomisi sığırlara benzemektedir. Vücudun geri kalanı daha çok keçi gibidir.

               Dişi ve erkeklerin görünüşlerinde açıkça fark edilen özellikleri vardır. Dişilerin boynuzları çok daha küçük ve daha incedir. Erkeklerde boynuzlar büyük, sonu keskindir. Dişiler 300 kg'a ulaşabilirken erkekler 650 kg'dan fazla kiloya ulaşabilirler. Bu hayvanların boynuzları başın merkezinden büyümeye başlar, ancak dallanmaz ve kafayı sarar.

               Misk öküzünün boynuzları müthiş bir silahtır. Erkekler üsleri ile güçlü darbeler yaparlar ve bu boynuzların keskin uçları oldukça tehlikelidir. Her 5-6 yılda bir boynuzları düşer sonra yenileri çıkar.

               Gözleri çok keskindir ve burunları en ince kokuları bile mükemmel bir şekilde yakalar.

               KARINCAYİYEN

               Asıl yaşam alanları Güney Yarımküredir. Ancak Afrika, Asya ve Avustralya’da da bulunmaktadır.

               Karıncayiyen kirpiye benzer görünümde, uzun ağızlı, kazıcı bir hayvandır. Boyu 35 cm kadardır. 2 metre boya sahip olan nadir karıncayiyenler de vardır.

               Karıncayiyenlerin ayak tabanlarında yastıklar vardır. Parmak uçlarındaki kuvvetli ve büyük tırnaklar sayesinde kazdığı yuvası genellikle toprak altındadır.

               Karıncayiyen böcekçil bir hayvandır. Kıvrık bir gaga görünüşündeki uzun ağzında bulunan ince, pütürlü ve yapışkan diliyle böcekleri yakalar. Karıncayiyenler dişsiz yaratıklardır. Dilleri 2 metre uzunluğunda, dar ve küçük dikenlerle kaplıdır.

               Karıncayiyenler asla karınca yuvasını yok etmezler. Çünkü oraya tekrar dönüp yuvadan biraz daha karınca yemeyi planlarlar. Günde 30.000 böcek yiyebilirler.

               Karıncayiyenlerin görme duyuları zayıftır ancak mükemmel koku alma duyuları vardır. Kokuyu insanlardan 40 kat daha iyi tespit edebilirler. Karıncayiyenler burunlarını yiyecek bulmak için kullanırlar.

               Hamilelikleri 190 gün sürer ve tek bir bebekle sona erer.

               Karıncayiyenler, vahşi doğada 15 yıl; esaret altında 25 yıl kadar yaşarlar.