Haber-Yorum

Öncü Nesil Haberleri

Paylaş:

Hatay’da Coşkulu Konferans

Merkezi Adana’da olan Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı Hatay il temsilciliği, Antakya Kapalı Spor Salonu’nda “Allah’a ve Rasulü’ne Bağlılık” konulu coşkulu bir konferans ve etkinlik programı düzenledi. Hatay halkının katılımına ülkenin dört bir yanından gelenler de eklenince, Antakya Kapalı Spor Salonu’nda izdiham yaşandı. Yaklaşık 4000 kişinin katıldığı konferansta birçok kişi de yer olmadığı için geri dönmek durumunda kaldı.

Program 17 Nisan Pazar günü Kur’an tilavetiyle başladı. Ardından Furkan Vakfı Hatay İl Temsilcisi Murat Temizkan’ın açılış konuşması ve “Peygamber’in Mesajı” adlı şiir dinletisi yer aldı. Programın devamında ise kendi beste ve yorumlarıyla ilhamını Kur’an’dan alan “Grup Furkan” sahne aldı. Grup Furkan’ın marşlarından sonra konferansı vermek üzere Alparslan KUYTUL Hocaefendi sahneye davet edildi.

Alparslan KUYTUL Hocaefendi’nin konferansından bazı önemli noktalar şunlardı:

• Allah’tan başka ilah olmaması demek Allah’ın tek otorite olması demektir. Sadece yaratan bir Allah’a değil; aynı zamanda hüküm koyan bir Allah’a iman edilmelidir. Kur’an’da A’raf suresinde “Yaratmak da hükmetmek de Allah’a aittir” buyruluyor.

• Her kim Allah’a ve Rasulü’ne bağlı olduğunu söylüyorsa, yapması gereken şey, ümmet-i Muhammed’i yeniden meydana getirmenin mücadelesini vermektir.

Konuşmanın ardından Hocaefendi halkımızdan gelen soruları cevaplandırdı.

Furkan Tiyatro Ekibinin “Hicret” konulu tiyatro gösterisinin ardından konferans sona erdi.

Furkan Vakfı’ndan Hayır Kermesi

“Biz Medeniyetimize Dönüyoruz” sloganıyla hizmetlerini yürüten Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı Adana’da ihtiyaç sahibi öğrenciler ve mağdur aileler yararına kermes düzenledi. Okunan Kur’an-ı Kerim’in ardından açılışı Alparslan KUYTUL Hoca Efendi’nin yaptığı kermese Adana halkı yoğun ilgi gösterdi.

Gıda, kırtasiye, giyim ve el işlerinin yer aldığı kermes bir hafta sürdü.

Grup Furkan’ın Yeni Albümü Çıktı

Grup Furkan’ın hasretle beklenen ikinci albümü “Ümmetin Marşı” çıktı. İslam davasına sesleri ve gönülleriyle hizmet eden Grup Furkan, “Davanın Marşı” adlı birinci albümlerinin ardından “Ümmetin Marşı” adlı ikinci albümleri ile dinleyicileriyle buluştu. Her bir eserin İslam Davasını, Ümmetin halini, mesuliyet duygusunu hatırlattığı albümde birbirinden güzel parçalar halkımıza sunulmuştur.

Mersin’de Yoğun Katılımlı Konferans

Furkan Vakfı konferanslar zincirine bir yenisini daha ekledi. Mersin Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılan “Hz. Peygamberin Mesajı” konulu konferansa yaklaşık 3500 kişi katıldı.

10 Nisan Pazar günü gerçekleşen program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Furkan Vakfı Başkanı İbrahim Canpolat Beyefendi’nin yaptığı açılış konuşmasıyla devam eden programda şiir dinletisi ve Grup Furkan’ın seslendirdiği ezgi ve marşlar sahne aldı. Bunun ardından Alparslan Kuytul Hocaefendi konferanslarını yapmak üzere sahneye davet edildi. Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin konuşmasında altı çizilmesi gereken bazı önemli noktalar şunlardı: Bugün Hz. Muhammed (sav)’in mesajına dönmek zorundayız. O, haramlarda ve farzlarda zerre kadar geri adım atmadı. O, La İlahe İllallah’ı anlatarak davetine başladı ve zerre kadar taviz vermedi. Bugün bütün cemaatler de O’nun mesajını O’nun verdiği gibi vermek zorundalar. Madem yeryüzü Allah Azze ve Celle’nin, o halde Allah’ın dünyasında O’nun dediği olmalı. Bu, Allah’ın hakkıdır. Irkların hakkını savunanlar, kadın haklarını savunanlar, işçinin hakkını savunanlar… Neden Allah’ın hakkını savunmuyorlar! Hâlbuki Allah’ın hakkını savunsaydılar, Allah herkese; Türk’e de Kürt’e de Arap’a da hakkını verecekti. Daha sonra Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin halkımızdan gelen soruları cevaplamasıyla program sona erdi.

TÜRKİYE

Başörtülü Liseli Törende Sahneye Çıkarılmadı

Adana’da Polis Haftası nedeniyle düzenlenen şiir yarışmasında birinci olan lise ikinci sınıf öğrencisi Şaziyenur Erdoğan, başörtülü olduğu için törende sahneye çağrılmadı. Atatürk Parkı’nda gerçekleştirilen törenin ardından seyirciler dağıldıktan sonra öğrenciye ödülü verildi. Yaşanan olaya öğrenci ve ailesi büyük tepki gösterdi. 20 yıl önce kendisinin de benzer mağduriyetler yaşadığını kaydeden anne Serpil Erdoğan, “Aradan geçen 20 yılda hala hiçbir şeyin değişmemiş olması beni derinden üzdü.” dedi.

Alper Görmüş: Şifreyi Çözdük, Kapatıldık

Darbe günlüklerini yayımlayan Nokta dergisinin kapatılması, e-muhtıra sürecinin en çarpıcı gelişmeleri arasında yer aldı.

Zaman gazetesine konuşan derginin genel yayın yönetmeni Alper Görmüş, kapatılmanın altında yatan asıl gerekçeyi 4 yıl sonra tek tek anlattı.

Nokta, 5 Nisan 2007 tarihli sayısında, “Genelkurmay’ın 2004’teki STK’larla iş birliği planını açıklıyoruz. Plan bugün de geçerli mi?” sorusuyla çıkmıştı. Görmüş, “Bu belgedeki amaçlar 3 yıl sonra dahi uygulandı. Uygulama alanı da Cumhuriyet mitingleriydi. Biz şifreyi çözünce Genelkurmay’ın ilk muhtırasını yedik ve kapatıldık.” dedi.

Eğitim Sisteminin İnandırıcılığı Kalmadı

YÖK’ün 24 Nisan’da internet sitesinde duyurulan karara göre, Danıştay, Teknik Lise ve Teknik Meslek Lisesi mezunlarının daha önce tek sınavla (YGS) girebildiği Teknoloji Fakülteleri ile ilgili yürütme kararını durdurdu. Danıştay, “Bu adaletsizlik, 4 yıllık fakülte için siz de diğer öğrenciler gibi LYS’ye gireceksiniz.” Diyerek adeta gençlere 23 Nisan hediyesi vermiş oldu. Danıştay’ın bu kararı 2 ay sınava girecek Meslek Lisesi öğrencilerine şok etkisi yaptı.

Öte yandan İzmir’de 9 Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde yapılan ALES’te sınava giren yaklaşık 500 kişi soru kitapçıklarının hatalı basılması, soruların eksik, sayfa sıralarının karışık olması yüzünden bir saat gecikme ile sınava başlayarak büyük moral kaybına uğradılar.

Tıp Uzmanlarının İyileştiremediği Haberal’ı Seçimler Ayağa Kaldırdı

Ergenekon’dan tutuklanma kararı üzerine rapor alarak, 20 ay boyunca cezaevi yerine hastanede yatan ve geçtiğimiz haftalarda cezaevine konulan Başkent Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın, CHP’den aday gösterilmesi şaşkınlığa yol açtı. 2 yıla yakın yattığı İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü’nden “yerinden kımıldarsa, hayatı riske girer” raporu alan Ergenekon sanığının sağlık sorunları, CHP’den milletvekili adayı olunca bir anda sona erdi. Yerinden kımıldayamayacak kadar hasta olan birinin birkaç ay sonra meclis kürsüsünde nasıl “sağlam” konuşmalar yapacağını yakında göreceğiz.

Küçücük Çocuklara 23 Nisan Zulmü

Sakarya’da 23 Nisan Çocuk Bayramı etkinliklerinde protokol mensupları pardösü ile otururken, incecik kıyafetle gösteri sırasını bekleyen minik çocuklar dondurucu soğukta tir tir titredi. Öğretmenleri ise üşüyen çocukları sırtlarını ovalayarak ve montlarının arasına alarak ısıtmaya çalıştı. Çocuklardan bazılarının ise ağladığı gözlendi. Muassır medeniyetler seviyesini “çıplaklaşmak” olarak algılayanların, zorla kısa tayt giydirilmiş ilkokul kızlarının gösterileri pardösüleri ile izlemesi ibretlik bir “medeniyet” tablosu ortaya çıkardı.

DÜNYA

Assenge: Facebook Ve Google CIA’ye Çalışıyor

ABD’nin diplomatik belgelerini kamuoyuna sızdırarak pek çok başkentte infial yaratan WikiLeaks sitesi kurucusu Julian Assange, Facebook, Google, Yahoo! gibi dev Amerikan internet firmalarının ABD istihbaratıyla entegre çalıştığını iddia etti.

NTV MSNBC’nin haberine göre, Assange Facebook için “dünyanın en korkutucu casusluk makinesi” ifadelerini kullandı.

İngilizce yayın yapan Russia Today kanalına konuşan Assange, Facebook’un insanlar hakkında detaylı bilgilerin derlendiği en büyük veri tabanı olduğunu söyledi. Assange, RT’den Laura Emmett’a şunları anlattı:

“(Facebook) insanların isimleri, adresleri, ilişkileri, konumları birbirleriyle iletişimleri, akrabaları dahil tüm kişisel bilgilerin olduğu, dünyanın en büyük veri tabanı. Hepsi de ABD’de toplanıyor ve Amerikan istihbaratının erişiminde. Facebook, Google ve Yahoo!, hepsinin ABD istihbaratı için entegre arabirimleri var. Siz Facebook’a bir arkadaş eklediğinizde bu arabirim ABD haber alma teşkilatı için bedava iş yapıyor, kaydınız otomatik güncelleniyor.”

Bu web sitelerinin hükümetçe yönetilmediğini söyleyen Assange, ancak istihbarat camiasının bunlar üzerinde yasal ve siyasi baskı oluşturma gereçlerine sahip olduğunu savundu.

Fransa’da Peçe Yasaklandı

Fransa’da peçe yasağı 6 ay beklemeye alındıktan sonra 11 Nisan 2011’de yürürlüğe girerken, uygulamadan Müslümanlar kadar emniyet güçleri de şu sözlerle şikayetçi oldu: “Bazı mahallelerde göz yummazsak ortalık karışır” Fransız parlamentosunun geçtiğimiz ekim ayında Kabul ettiği yasaya göre, kamuya açık alanlarda peçe takan kadına 150 Euro ve zorunlu vatandaşlık stajı alınma şartı getiriliyor. Bir kadının peçe takmaya zorlanması ise bir yıl hapis ve 30 bin Euro para ile cezalandırılıyor. 1 ay önce Fransa İç İşleri Bakanı’nın, Libya bombardımanı için “Haçlı Seferini Cumhurbaşkanımız Sarkozy başlattı” demesinden anlaşılacağı gibi Fransa’nın İslam’a karşı savaşı sürüyor.

İngiltere Başbakanı'ndan Tarihi İtiraf

Bir zamanlar dünyanın en büyük sömürge imparatorluğu olan ve bugün de Afganistan’dan Irak’a kadar birçok savaşın baş aktörlerinden biri olan İngiltere’nin Başbakanı Davit Cameron’dan tarihi bir itiraf geldi. Daily Telegraph’ın haberine göre resmi bir ziyaret için Pakistan’da bulunan Cameron, Londra’nın Keşmir sorununun çözümünde nasıl bir katkı sağlayabileceği yolundaki bir soru üzerine, “İngiltere’nin bu konuda öncü rol oynamasını istemiyorum. Çünkü dünyadaki birçok sorunda olduğu gibi bu sorunun ortaya çıkmasında da başlıca sorumlu biziz” dedi. Böylece dünyada en büyük sorunun Batı Medeniyeti’nin ta kendisi olduğunu kendi ağızlarından itiraf etmiş oldular.

Ürdün İhvanı’ndan Şam’a tepki

Ürdün’deki en büyük muhalefet grubu Müslüman Kardeşler, komşusu Suriye’de “yönetim karşıtı göstericilere yapılan zalimce müdahaleyi” kınadı. Müslüman Kardeşler, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın, ülkenin güneyinde bulunan Dera kentindeki protestoculara “şiddetle yaklaşımını” kınayarak, Esad’dan halkın siyasi reform taleplerine cevap vermesini istedi.

Mübarek Ders Kitaplarından Da Siliniyor

Mısır’ın devrik devlet başkanı Hüsnü Mübarek ve eşi Suzan’ın adlarının meydan, sokak, kütüphane gibi bütün kamusal mekanlardan silinmesi kararlaştırıldı. 21 Nisan’da Mısır Eğitim Bakanlığı harekete geçerek ilk ve ortaokul ders kitaplarında Mübarek yönetimini öven bütün bölümlerin çıkartılmasına karar verdi. Demek ki iki ay öncesine kadar okullarda “kahraman ulu önder” olarak gösterilenler, ansızın “hain ve diktatör” olarak anılmaya başlanabiliyor.