Haber Türkiye
Ak Partili Vekil: PKK’yı MİT Kurdu
Geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan PKK ile MİT arasındaki görüşmelerin kayıtlarını İsrail’in sızdırdığını belirten Ak Partili Şamil Tayyar; “PKK belli bir misyonla yola çıkmıştır. Gelinen noktada PKK’nın Kürt sorunu yoktur, 36 ülkede örgütlenen PKK çok uluslu bir şirkettir. Türkiye bu mücadeleyi PKK’nın arkasındaki güçlerle de vermelidir” dedi.
PKK-MİT görüşmeleri hakkında ise Tayyar şöyle konuştu: “Geçmişten günümüze kadar örgüt ile devlet arasında sürekli olarak bir ilişki kurulmuştur. Bu yeni bir şey değildir. Zaten PKK, MİT içerisindeki bir grubun kurdurduğu ve daha sonra kontrol altına alamadığı bir örgüttür. Amaç Kürt orijinli ve diğer örgütleri ortadan kaldırmaktı. Fakat hesaplar 12 Eylül askeri darbesi ile bozulmuştur.”
İşte Van’daki Depremin Bilançosu
Van’da, 7.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremde ilk belirlemelere göre 534 vatandaşımız hayatını kaybetti ancak gerçek sayının 1000 civarında olabileceği tahmin ediliyor.
Merkez üssü, Van’a bağlı Tabanlı köyü olan deprem neticesinde kentte bazı evler yıkıldı, birçok ev hasar gördü. Telefonlar sustu, elektrikler kesildi. Deprem Bitlis, Siirt, Batman, Erzurum, Bingöl, Ağrı, Muş ve Diyarbakır gibi çevre illerde de hissedildi, vatandaşlar sokaklara döküldü. Depremde ağır hasar gören Erciş’te ise 80 bina ile bir öğrenci yurdu çöktü. Enkaz altında kalanların kurtarılması için çalışılıyor. Yaralı sayısının çok olması sebebiyle ilk müdahale hastane bahçelerinde yapılıyor. Şehirde havaların soğuk olması ve yakın zamanda kar yağışının bekleniyor olması hayatını sokakta geçirmeye başlayan halk için durumu daha da zorlaştırıyor.
Bu arada Başbakanlık tarafından depremde zarar görenler için bir yardım kampanyası başlatıldı.
Depremde ölenlere Allah’tan rahmet, kalanlara da başsağlığı ve Allah’tan yardım diliyoruz.
Türkiye En Zengin Ülkeden 50 Kat Fazla Yardım Yaptı
Başbakanlık Afet Acil Durum Yönetimi (AFAD) Türkiye’den Somali’ye yapılan toplam yardımın 510 milyon 600 bin TL (275 milyon dolar) olduğunu internet sitesinde açıkladı. IMF 2011 tahminine göre milli geliri 763 milyar 96 milyon dolar olan Türkiye, milli gelirinin yaklaşık 2800’de 1’ini Somali’ye yardım için ayırdı. Dünyanın en büyük ekonomisine sahip ABD ise 15 trilyon 64 milyar 816 milyon dolar olan milli gelirinin yaklaşık 145 binde 1’i olan 105 milyon doları Somali’ye veriyor. Milli gelirlerine oranlandığında Türkiye, ABD’nin 52 katı yardım yapıyor.
Müslümanlar kardeştir ve birbirlerinin dertleriyle ilgilenmekle sorumludurlar. Fakat Müslümanlardaki kardeşlik bilincinin dış güçler tarafından sû-i istimal edilerek Türkiye’deki İslamî hizmetlerin finans kaynağını kurutma emeline hizmet edilmemelidir. Ayrıca bu yardımların yerine ulaştığına da emin olmak gerekmektedir.
Hakkâri’de Hain Saldırı Sonrası Kara Harekâtı Başladı
Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde gece saatlerinde çok sayıda yere silahlı saldırı gerçekleştirilmesi neticesinde 24 şehit 18 de yaralı olduğu bildirildi. PKK’nın askeri kanadı olarak bilinen HPG tarafından, gece saat 01.00 de başlayan ve sabaha kadar süren emniyet ve jandarma binalarına yönelik gerçekleştirilen saldırıların bilançosu sabah saatlerinde ortaya çıktı. Örgüt üyelerinin daha sonra Irak’a geri döndüğü bilgisi üzerine bölgeye hem karadan hem de havadan sınır ötesi operasyon başlatıldı. Bu arada PKK’dan kaçış hızla artıyor. Örgüt adeta şokta! Kaçış ve teslim olma süreci neticesinde eleman sıkıntısı çeken örgütün üst yapısı KCK, “Kürtler dağlara çıksın” çağrısı yaptı. Örgütten kaçışa sebep olan şey ise ‘girilemez’ denilen kamplarının yerle bir edilmesi ve son dönemde başarıyla tamamlanan askeri operasyonlar. Özel harekât güçleriyle birlikte polis özel harekâtın da kırsala inmesi sonucu örgütün ‘efsane’ olarak nitelendirdiği Hakkâri’deki Kavaklı kampı ile Şırnak’ın Kato Dağı’nda bulunan yeraltı sığınakları ve erzak depoları kullanılamaz hale getirildi.
Haber Dünya
Gannuşi’nin Açıklamaları Düşündürüyor!
Tunus’ta ülkenin en güçlü partilerinden en Nahda lideri Gannuşî, “iktidara gelmeleri halinde, Tunus halkının kendilerinden korkmaması gerektiğini onlara ‘İslamî değerleri’ empoze etmeyeceklerini dile getirdi. Ayrıca, kıyafet özgürlükleri başta olmak üzere kadın haklarına önem vereceklerini, parti olarak kendilerinin modernite ile İslam arasında bir ‘denge’ sağlayabileceklerini ve Tunus’un her Batılı ülke ile siyasî-iktisadî ilişkiye geçebileceğini ifade etti.
Gannuşî açıklamasında; “Biz turizm sektöründe Türkiye’yi örnek alıyoruz. Bu bakımdan ülkedeki oteller, alkol ve yüzme havuzları noktasında kısıtlayıcı olmamalıdır,” dedi. Müslüman halklar, Ortadoğu’daki devrimlerin, diktatörlükleri ortadan kaldırıp İslam medeniyetlerini doğurmasını beklerken iktidar adaylarının bu tür açıklamaları, Arap Baharı’nın arkasındaki ellerin kendi çıkarları için her türlü planı yaptığını gösteriyor.
Suriye’nin Geleceğinde ‘İslamcı’lara Yer Yok!
Amerikalı düşünürlerden Suriye uzmanı olan ve 7 yıl Suriye’de yaşayan Andrew Tabler, Suriye’deki mevcut yönetim değişse de bu ülkedeki İslamcıların iktidar olmasının son derece zor olduğunu belirterek “Eğer İslamcılar ülkeyi ele geçirirse bu, Suriye için en kötü senaryonun başlangıcı olur” dedi. Tabler ayrıca “Suriye, Ortadoğu’nun en genç nüfusuna sahip ve şu an onların tamamı sokaklarda. Onlar reformlarla ilgilenmiyorlar ve şu anda sadece rejimin devrilmesini istiyorlar.” dedi. Batı, “İslamcı”ların iktidar olmaması için plânlar yaparken, birçoğu laik görüşlü olan muhalefeti destekliyor.
Mısır’da İse ‘Çözüm İslam’dır’ Demek Bile Yasak!
28 Kasım’da yapılması düşünülen ve Mübarek sonrası Mısır’ın politik haritasını çizecek seçimler öncesi, Mısır’da şu an iktidarı elinde bulunduran askerî konsey seçim kanunlarında, seçimlerde İslamî sloganların kullanılmasını yasaklamaya yönelik değişikliğe gidiyor. Bu düzenlemeyi ihlal edenler üç ay hapis ya da para cezasına çarptırılabilecek. Bu da Müslüman Kardeşlerin “Çözüm İslam’dır” sloganlarının seçimlerde kullanılıp kullanılmayacağını yeniden değerlendirmeleri hususunu gündeme getiriyor.
Bu gelişmeler, Müslümanların devrimlerin arkasında kim olduğuna bakmadan sadece, “devrim olsun da nasıl olursa olsun” diyerek yalancı baharlara aldanmak yerine, gerçek İslamî bir güce ulaşabilmek için ciddi ve planlı çalışmalar yapmaları gerektiğini ispatlamaktadır.
Kaddafi Öldü
Kaddafi aylar süren olaylardan sonra NATO güçleri tarafından yaralı olarak ele geçirildikten sonra muhaliflerin eline geçti ve öldürüldü. Libya’nın devrik liderini yakalayan birliklerin komutanı, Kaddafi’nin ölümünden sorumlu olduklarını kabul etti. Milli Geçiş Hükümeti’nden yapılan açıklamada, Kaddafi’nin naaşının ailesine teslim edileceği ve kimsenin bilmediği bir yere gömüleceği belirtildi.
Türkiye’nin, ölümüne kadar gizli kalmasına büyük özen gösterdiği, Kaddafi ile yapılan son görüşmeler, Kaddafi’nin ölümü sonrasında, ortaya çıktı.
Ortaya çıkan bilgilere göre Ankara, “Arap Baharı” Libya’da esmeye başlayınca Kaddafi’ye şu mesajı verdi: “Değişim istemini gör ve buna göre tavır al. Ülkede kimsenin seni rahatsız etmeyeceği bir yere çekil. Sana bir şey yapılmayacağı garantisini veriyoruz. Kendi ailenden birini iktidara getirebilirsin. Ancak o kişi belirli bir takvim içinde, ülkeyi demokrasiye götürecek süreci başlatmalı. Aksi takdirde değişen bir şey olmaz.” Kaddafi’nin buna karşılık “Ben devrim lideriyim devrim liderleri görev bırakmaz, görevlerinin başında kalırlar” dediği bildirildi.
Şu unutulmamalıdır ki; Kaddafileri, Saddamları, Mübarekleri getirenler de batılı güçlerdi, götürenler de! O halde eskisi de yenisi de bize ait değildir. Artık Müslümanlar kendi liderlerini seçip medeniyetlerini kendileri kurma gayretine girmelidirler.
Amerika’nın Küresel Savaş İmparatorluğu!
Araştırmacı gazetecilik yapan internet sitesi AlterNet’in, askeri belgeler, basın açıklamaları ve diğer bilgi kaynaklarını kullanarak yaptığı derlemeye göre, dünya genelinde, Amerikan ordusu ve CIA’nın denetiminde insansız uçak saldırılarının yürütüldüğü en az 60 askerî üs bulunuyor. Ancak, sayının çok daha fazla olabileceği, gizlilik nedeniyle bu üslerin tam boyutu ve kapsamının bilinemediği ifade ediliyor.
Ayrıca Washington Post Gazetesi Amerika’nın Etiyopya ve Hint Okyanusu’nda insansız uçakları için gizli üsler kurduğunu yazdı. Gazete, haberini Amerikalı yetkililere dayandırarak verdi.
İsrail, Hamas’a Boyun Eğdi
25 Haziran 2006 tarihinde Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları, Halk Direniş Komiteleri ve İslam Ordusu’nun ortaklaşa düzenlediği operasyonla esir alınan Gilad Şalit üzerine başlayan esir takası görüşmeleri, 5 yıl aradan sonra tamamlandı. İsrail kaynaklarının bildirdiğine göre İsrail, Gilad Şalit karşılığında Hamas’ın sunduğu şartların büyük bir kısmını kabul ettiğini açıkladı.
1000 erkek ve 27 kadın esirin serbest bırakılması üzerine anlaşma yapıldı ve 18 Ekim’de Şalit’in teslim edilmesiyle 477 esir serbest bırakıldı. İsrail iki hafta içerisinde kalan 550 Filistinli esirin de serbest bırakacağını duyurdu.
İsrail G. Sudan’da Hava Üssü Kuruyor
Afrika’nın en yeni ülkesi olan Güney Sudan ile yakın ilişkileri dikkat çeken İsrail’in bu ülkede hava üssü inşa etmeyi plânladığı açıklandı. El Kuds el Arabî Gazetesinin haberine göre, İsraillilerin ayrıca kara birlikleri için bir askerî üs, bir askerî hastane ve mayınlarla ilgili çalışmalar yapacak bir araştırma merkezi kuracağını ve savaş uçağı pilotlarını Sudan’da inşa edeceği hava üslerinde eğiteceğini yazdı. Ayrıca Güney Sudan’da faaliyette olan otellerin işletmelerinin çoğu da İsrailli. Yeni kurulan ülkeye gelen yabancı iş adamları, turistler ve diplomatlar ise bu otellerde kalmak zorunda!
Arap Baharı’na 29 Bin Kurban...
Arap Baharı olarak adlandırılan muhalefet gösterileri ve yönetim değişimlerinde bugüne dek yaklaşık 29 bin kişi öldü.
Uluslararası Af Örgütü gibi insan hakları kuruluşları, resmî açıklamalar ve BM rakamlarına göre, Tunus’ta başlayan ve bölgeye yayılan halk hareketlerinde, en fazla can kaybı NATO operasyonunun sürdüğü Libya’da oldu.
Libya’da, devrik lider Muammer Kaddafi’nin ardından yönetimi ele alan Ulusal Geçiş Konseyi yetkililerinin son yaptığı açıklamaya göre, 6 ay içinde 25 bin kişi hayatını kaybetti, 50 bin kişi ise yaralandı. Nihai sayının mevcut tahminlerin üzerinde olacağını belirten yetkililer, ülkede en az 4 bin kişinin de kayıp olduğunu açıkladı.
Daima Müslümanlar ölecekler ve öldürecekler fakat sonrasında, onlar gelip istedikleri gibi hükmedecekler. Ne zamana kadar!..
