Dosya

Çağdaş Yanılgı: LGBTİ+ -8

Paylaş:

     Geçtiğimiz sayıdaki yazımızda eşcinsel bireylere bazı tavsiyelerde bulunmuştuk. Bu yazımızda ise cinsel kimlik üzerinde önemli bir etkiye sahip olan ebeveyn davranışları üzerine bazı tavsiyelerde bulunacağız.

     BABALARA TAVSİYELER

  1. Oğlunuza Sarılın/ Güreşin

     Baba ile güreşerek oynanan oyunlar, cinsiyet çelişkisi yaşayan çocukların utangaçlığını ve kırılganlığını aşmak için iyi bir yöntemdir. Bu oyunlar babaların oğulları ile bağ kurmasında etkili bir yoldur. Amaç, çocuğun içindeki vahşi erkeği açığa çıkarabilmektir. Baba yeniliyormuş gibi yaparak onun kendini güçlü, dayanıklı ve saldırgan hissetmesini de sağlayabilir. Psikolog Dr. A. Dean Byrd’un “Babalar, oğullarınıza sarılın. Siz onlara sarılmazsanız oğlunuza bir gün başka bir adam sarılacaktır” şeklindeki sözünden de anlaşılacağı üzere bu bir ihtiyaçtır.1

  1. Oğlunuza Banyo Yaptırın

     Bu, küçük çocuklar için uygun olan bir aktivitedir; çünkü çocuklar ergenliğe doğru babalarının yanında çıplak kalmaktan utanabilirler. Bu aktivite bazen diğer küçük erkek kardeşleri de kapsayabilir. Çocuğun banyoyu annesi ile değil de babası ile birlikte (babasının yanında) yapması baba-oğul özdeşimini destekleyeceği gibi bu özdeşimin anatomik temellerini de ona hissettirmiş olur.2

  1. Oğlunuzla Birlikte Fiziksel Temas Gerektiren Aktiviteler Yapın

     Babaların oğullarıyla fiziksel temas gerektiren aktivitelerde bulunması (gürültülü patırtılı oyunlar oynaması) çok önemlidir. Çünkü erkekler ve erkek çocuklar en iyi iletişimi, birlikte fiziksel rekabet gerektiren veya yardımlaşma içeren aktivitelerle kurabiliyorlar. Birlikte yapılan faaliyetin eğlenceli olması, baba oğul arasındaki bağın güçlenmesini kolaylaştırıyor. Bu nedenle başta güreş gibi hareketli ve fiziksel temas gerektiren oyunlar, baba oğul ilişkilerinde çok önemli bir yer tutar.3

     Bu konu hakkında tavsiye olarak şunlar da söylenebilir:

  • Oğlunuzu spora yönlendirin.
  • Oğlunuzu siz yatırın.
  • Baba oğul birlikte aktiviteler yapın.

     ANNELERE TAVSİYELER

     Annelerin yaptığı hatalar daha çok anne-oğul bağını uzatarak çocuğun babası ile özdeşiminimi engellemek, özerkliğini desteklememek ve hatta maskülen gelişimini baltalamak şeklinde olur. Üstelik bu hataları daha çok boşanmış/bekâr anneler yapar. Bu ise -babadan yoksun- bir çocuğun daha da büyük bir zarar görmesine neden olur.

  1. Anne-Oğul Bağını Uzatmayın

     Anneler bunu muhtelif nedenlerle yapabilirler; ama genelde kendilerinin sevgi ve arkadaşlık ihtiyaçlarını karşılamak için yaparlar. “Bugün oğlumla birlikte takılacağız” “Dışarısı çocuk için çok soğuk”, “Bu, onun için iyi olmayabilir” şeklindeki söylemlerle çocuğunu kocasından uzak tutan anne, baba-oğul bağlanmasına köstek olur. Anne, bunu genellikle bir erkekle yakınlaşma ihtiyacını gidermek için yapar. Yani oğlunu sevgi ve arkadaşlık ihtiyacını karşılamak için kullanır; çünkü oğlu onun için emin bir limandır; onunla hem sıcak/duygusal bir ilişki geliştirebilir. Bu yüzden de oğlunu kocasından kurtarmak için biraz aceleci davranır. Bu sebeple baba ile oğul arasında geçen küçük bir sürtüşmede anne, hemen olaya müdahil olur ve oğlunu şefkat kalkanı içerisine alır. Annenin bu gibi durumlarda lüzumundan fazla şefkat ve sevgisi, küçük erkek çocuğun anneden ayrışma evresinde cesaretini kırabilir.4

  1. Anne Oğul İlişkisine Dikkat Edin

     Anneler, oğulları ile yakın ve samimi bir ilişki kurabilirler; ama bu durum çocuğun babası ile gerçekleştirmesi gereken özdeşiminine köstek olur. Çünkü bağlayıcı doğasından ötürü anne-oğul ilişkisi sadece yakın olmakla kalmıyor aynı zamanda yoğun bir şekilde ikircikli duygular da içeriyor. Böyle bir anne burada, baba-oğul ilişkisini baltalayan ve çocuğun özerkliğini sabote eden bir etken olur. Nitekim homoseksüellerin çoğu, erken çocukluk dönemlerinde anormal derecede yakın bir anne-oğul ilişkisine sahip olan bireylerdir.5

  1. Babayı Kötülemeyin

     Bekâr anne, oğlunun erkeksiliğini onaylamak için daha fazla gayret sarf etmelidir. En başından itibaren oğlunun erkekliğinin, kendi kadınlığından farklı olduğunu ve bu farklılığın da çocuğun bir parçası olarak iyi ve sağlıklı bir duruma işaret ettiğini oğluna hissettirmelidir. Erkeksiliğin bu şekilde onaylanması, babanın hiçbir zaman olmayacağı durumlarda daha fazla özel önem kazanır. Bekâr anne, hiçbir zaman baba geri dönmeyecek olsa bile, onun anısını olumlu bir biçimde saygıyla devam ettirmelidir. Böylelikle çocuğun gözünde “iyi baba” imajı oluşturulabilir. Aksine bir yaklaşımla evde erkeklerden olumsuz bir biçimde bahsedilirse çocuk farkında olmadan feminen kimlik özelliklerine ve efemine tablolara kayar; çünkü annesinin kendisini bir erkek olarak reddetmeyeceğinden emin olmaya çalışır.6

     Bu konu hakkında tavsiye olarak şunlar da söylenebilir:

  • Abartılmış anne şefkatinden kaçının.
  • Gereğinden fazla kuşatıcı olmayın.
  • Oğlunuzun erkeksi davranışlarını baskılamayın.
  • Oğlunuzun efemine davranışlarını onaylamayın.
  • Çocuk için bir baba figürü bulun.
  • Oğlunuzun kastrasyon korkusunu sürüklemeyin.

     Furkan Nesli Dergisi olarak geçen altı sayımızda eşcinsellik konusu ile ilgili; eşcinsellik konusunun nasıl bir algı ile ortaya çıktığından, LGBTİ kavramlarından biri olan interseks’in diğer LGBT’den farklı olarak biyolojik bir durumu kapsadığından, Batılı psikologların ve bilim adamlarının eşcinselliğin Psikoseksüel gelişim bozukluğu olduğuna dair görüşlerinden, dünyaca ünlü psikoloji derneği olan APA’nın eşcinselliği hastalık kapsamından çıkarmasının arkasındaki sosyo kültürel baskılardan,  cinsel gelişimi etkileyen faktörlerden ve istatistiklerle eşcinselliğin varlığından, artışından bahsetmiştik. Son iki sayımızda da eşcinsel bireylere ve ebeveynlere tavsiyelerde bulunarak LGBTİ dosyasını tamamlamış bulunmaktayız.

     LGBTİ konusunda asıl itibariyle yazılacak, konuşulacak birçok mesele vardır. Furkan Nesli Dergisi olarak bu konu hakkında belli noktalara değinerek konuya ışık tutmaya çalıştık. Konu ile ilgili olarak daha detaylı araştırmalar yapmak isteyen okurlarımıza tavsiye olarak: Prof. Dr. Zeki Bayraktar’ın “İnterseks-Hermafrodit ve Eşcinsel Norm ve Norm Dışı Cinsellik Farklar, Nedenler, Öneriler” adlı kitabını, Berna Özsungur’un “Cinsel Kimlik Gelişimi ve Cinsel Kimlik Bozukluğunda Psikososyal Değişkenler: Gözden Geçirme” adlı makalesini ve Dr. Mücahit Gültekin’in “Eşcinsellik Hakkında”ki makalesini tavsiye ediyoruz.

     Allah Azze ve Celle’den toplumumuzun LGBTİ’nin sapkınlık olduğu bilincine ulaşmasını temenni ediyoruz.

  1. syf: 134
  2. syf: 135
  3. syf: 135
  4. syf: 139
  5. syf: 139
  6. syf: 140