Kıssa

Fatih ve Kadı

Paylaş:

 

                Fatih Sultan Muhammed, İstanbul’un fethinden hemen sonra, emri altında çalışan bir Hristiyan mimara görev vermişti. Daha sonra teftişe çıktığında, emir verdiği gibi yapmamıştı Hristiyan mimar. Buna çok sinirlenen Sultan Muhammed, Hristiyan mimarın elinin kesilmesini emretmişti.

                Eli kesilen mimar, Cihan Padişahı Fatih Sultan Muhammed Han’ı Kadı Hızır Bey’e dava etti. Kadı Hızır Bey, Fatih Sultan Muhammed’in yakın dostu idi. Normalde Fatih’e “Es-Sultan ibnü’s Sultan el Gazi Ebu’l- Feth Muhammed Han-ı Sani” diye hitap ediyordu.

                Fatih Sultan Muhammed davalı olduğu için ona herhangi bir insana kullandığı hitap ile “Murad oğlu Muhammed” şu saatte mahkemeye gelin, diye mahkeme kağıdını gönderdi. Sultan Muhammed duruşma günü mütevazi bir elbise ile mahkemeye gitti ve mahkeme başladı.

                Mahkemelerde hâkim (kadı) adaleti temsil ettiği için oturur, diğerleri ayağa kalkarak ifade verirdi. Kadı Hızır Bey Fatih’i otururken görünce ona; “Şu anda suç murafaası üzeresin, ayağa kalk” diye ikaz etti. Fatih ifade için hemen ayağa kalktı. Kadı Hızır Bey, tüm olan biteni inceledikten ve ifadeleri aldıktan sonra Fatih’i suçlu buldu ve kısas ayetini okuyarak, Fatih’in elinin de aynı şekilde kesilmesine karar verdi.

                Cihan Padişahı olan, dünyayı dize getiren Fatih Sultan Muhammed Han, karara hiç itiraz etmeden saygı duyarak: “Hüküm şerefli olan İslam şeriatınındır” dedi. Hristiyan mimar bu adaletin karşısında duygulanarak gözyaşları içinde “Hakkımdan vazgeçiyorum, karşılık olarak diyeti kabul ediyorum” dedi.

                Olay tatlıya bağlandıktan sonra Fatih Sultan, Kadı Hızır Bey’e: “Benden değil de Allah’tan korktuğun için seni tebrik ederim” dedi. Kadı Hızır Bey de birden ayağa kalktı ve oturduğu minderin altından topuzunu çıkararak: “Eğer verdiğim kararı kabul etmeseydin, elimdeki bu topuzla kafana vuracaktım” dedi. Fatih de bu cevaba karşılık olarak, kaftanının altında sakladığı hançeri gösterdi ve: “Sen de eğer padişah olduğum için bana ayrıcalık tanıyıp, adalet üzere karar vermeseydin, bununla kelleni koparacaktım” dedi.

                Fatih Sultan Muhammed, şahsi servetinden Hristiyan mimara ayrıca bir ev hediye etti. Bunun üzerine Hristiyan mimar; “Dünyada böyle bir adaletin eşi ve benzeri yoktur. Ben artık bu andan itibaren Müslümanım” diyerek Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldu.1

1. https://bilgideryam.com/fatih-ve-kadi-hikayesi-adaleti-anlatan-guzel-bir-hikaye/