Güncel Analiz

Alparslan Kuytul Hocaefendi’den Gündeme Dair Analizler

Paylaş:

Alparslan Kuytul Hocaefendi, kendisinin avukatlığını yapıp 8 Ocak mahkemesinde saf değiştiren ve karanlık güçlerle iş birliği halinde olduğu ortaya çıkan Adem Tural hakkında açıklamada bulundu.

Yaptığı açıklama şu şekildedir: “Bazı arkadaşlarımızın, daha önce avukatlığımızı yapmış olan Adem Tural'ın şimdi Koray'ın avukatlığını yapmasına şaşırdıklarını duydum. Aslında bu konuları takip edenler 2020 yılındaki teravih olayından itibaren Adem'in bize saldırır tarzda tweetler attığını bilirler. Kendisi dosyalarımızdan çekilmiş biz de kendisini azletmiş olduğumuz halde peşimizi bırakmamakta, işini gücünü bırakıp bizimle uğraşmaktadır. Bu hususta kendisine görev verildiği çok açıktır. Şu anda çok işim olduğundan uzun bir açıklama yapamayacağım. Uzun açıklamayı mahkemeden sonra yapmayı düşünüyorum. Şimdilik şu kadarını belirteyim: Biz, geldiği ilk günden itibaren Adem'de şüpheleneceğimiz haller gördük. Ancak elimizde kesin bir delil olmadığından, avukata ihtiyacımız olduğundan ve onu bizimle tanıştıran da bizden bir arkadaş olduğundan o zaman vekalet vermeyi kabul etmiştim.

Bizi şüphelendiren ilk husus: 30 Ocak 2018 operasyonundan bir gün önce Adana'ya gelmiş olması, operasyon esnasında yani avukata ihtiyacımız olan ilk anda yanımızda olup hemen emniyet görüşmelerimize girmesi, operasyon gecesi birkaç arkadaşla çay içerken ‘Her an her şey olabilir, her an operasyon olabilir, hazırlıklı olmak lazım’ demesi ve sabahında operasyon olmasıdır. Başka bir avukatımız olmadığı için gerek emniyet sürecinde gerek 22 aylık cezaevi süreci boyunca onunla görüşmek durumunda kaldık. Biz emniyetteyken eşimin geçirdiği şüpheli kazayı anlattığım videoda bir avukatın gecenin 12'sinde önemli bir şey söyleyeceğini belirterek eşimi emniyetin önünden bizim evin oraya çağırdığını ifade etmiştim. O videoda ismini vermek istememiştim ama artık söylemenin vakti geldi. O gece eşimi çağıran kişi Avukat Adem Tural'dı. Yine o şiddetli ve çok şüpheli kazadan sonra eşim yaralı olduğu halde ona geçmiş olsun bile dememiştir. Ayrıca eşime öncesinde önemli bir şey söyleyeceğini ifade etmesine rağmen bir şey de söylememiştir. Eşimin böyle bir kaza geçirdiğini benden de gizlemiştir. Eşimi o gece kasten oraya çağırdığı ortaya çıkmıştır. Yine iki sene boyunca benim özgürlüğüm için yapılan eylemlere bu kişi karşı çıkmıştır ancak bana bunu hiç belli etmemiştir.

Öğrendiğim kadarıyla kendisinin Koray'ın avukatı olmasından korktuğumuzu iddia ediyormuş. Benim Allah'tan başkasından korkmadığıma alem şahittir. Onu gönderen güçten korkmamış, bugüne kadar derin güçlerin karşısında dik durmuş birisi olarak ondan mı korkacağım? 1 değil 10 Adem gelse korkum yok! Ayrıca avukatlığını da beğendiğimi zannediyorsa aldanıyor. Avukatlığımı yaptığı zamanlarda gençliğine verip birçok şeye sessiz kalıyordum. Beni dosyalardan kurtardığını da söylüyormuş. Kurtaranın Allah olduğunu, benim suçsuzluğumu ve kendi savunmalarımı ne kadar iyi çalıştığımı unutmuş ve mahkemede yaptığı kısacık savunmalarda beni kurtardığını zannetmeye başlamış. Bu konuda söyleyeceğim daha çok şey var. Şu an vaktim yok, gerisini inşallah mahkemeden sonra açıklayacağım.

Siyah gözlüklüler kimi aramıza sokarlarsa soksunlar ve ne yaparlarsa yapsınlar. Benim onlara söyleyeceğim son söz: Arkamızda Allah olduktan sonra karşımızda kimin olduğunun önemi yoktur!”

Hâkim Albay Dr. Cemil Çelik'in 25 Ocak 2023 tarihinde sosyal medyada Furkan Vakfı ve eylemleriyle ilgili bir paylaşımda bulundu. Paylaştığı gönderide: “Kararda barışçıl gösterilere müdahale etmenin hak ihlali olduğu belirtildiğini” aktardı. Konuyla ilgili paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“FURKAN VAKFININ EYLEMLERİ VE YAYIMLANAN AYM KARARI

  1. Furkan Vakfı üyeleri, Alparslan Kuytul Hoca’nın tutukluluğunun sona erdirilmesi için zaman zaman sokaklarda eylemler yapmaktadırlar. Ayrıca geçmişte başka nedenlerle de özellikle Adana’da eylemler yaptılar.
  2. Bu eylemler sırasında coplanmalara, hakaretlere, hayati tehlike oluşturacak şekilde dayaklara, tekmelere maruz kaldılar. İşkence sayılabilecek görüntülere de şahit olduk.
  3. Bu eylemler ile trafik kesilmedi, herhangi bir şiddet olmadı, kişilere ve mala zarar verilmedi. Ancak bu eylemler sonucunda birçok kişi gözaltına alındı. Bazıları hakkında davalar da açıldı. Yayımlanan Anayasa Mahkemesinin Dilan Dursun (R.G.25.01.2023, s.32084) Kararı aynı zamanda barışçıl gösterilerle ilgili bilgiler içermektedir. Barışçıl gösterilere engel olma halinin hak ihlali olduğunu da açıklamaktadır. Söz konusu bu karar Furkan Vakfı üyeleriyle ilgili davalarda emsal olarak kullanılabilir.”

Konuyla ilgili paylaşımı alıntılayan Semra Kuytul Hocahanım ise şu açıklamalarda bulundu:

“Bizim durumda ilginç olan şu, yaptığımız eylemler sebebiyle emniyet sürekli hakkımızda soruşturma açıyor, savcı mahkemeye sevk ediyor. Hâkim beraat veriyor. Skora koşan beraatlar zincirimiz var. Aldığımız beraat sayısı 76 oldu. Ama aynı konuda mahkemeye çıkmaya devam ediyoruz. Bu kadar beraata rağmen her olay farklı deyip yine engelliyorlar bir de bizi suçluyorlar. Halbuki her şeyiyle aynı. Yaptığımız aynı. Biz aynı kişileriz. Yollar caddeler aynı. Polisler de aynı hatta olayımızı izleyen işportacılar bile aynı... Ama biz onlara dava açamıyoruz! Peki eylem yapamıyor muyuz? Elbette yapıyoruz. Bütün bu baskıya rağmen eylem yapmanın yolunu bir şekilde buluyoruz ve hakkımızı kullanıyoruz. Engelleyebildikleri 1’se yaptığımız 5 çok şükür... Ama bu AYM konusu elbette değerlendirilmeli…”