Başyazı

Alparslan KUYTUL Hocaefendi'nin Savunması

Paylaş:

 

 

“BENİ BUNLARLA SUÇLAMAK AKIL KARI DEĞİLDİR!”

30 Ocak 2018 tarihinde şafak operasyonu ile gözaltına alınan, 8 Şubat’ta mahkemeye çıkarılan ve sonrasında tutuklu yargılanmasına karar verilen Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin Adana Adliyesinde tarihe geçecek olan savunma metni…

Hâkim, Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye terör örgütünü desteklemekle suçlandığını söylediğinde Hocaefendi ‘Hangisi’ diye soruyor. Bu soru karşısında hâkim o esnada susmak durumunda kalıyor. Fakat akabinde aralarında husumet olduğu bilinen çeşitli terör örgütlerine aynı anda üye olma ya da destekleme suçlamasının akıl almaz bir şekilde dosyada bulunduğu görülüyor. Bunun üzerine Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin bu akla ve mantığa aykırı suçlamaya karşılık hepsine ayrı ayrı cevap verdiği görülüyor.

“İddialar hususunda emniyette ifade vermiştim ama orada bana verilen kâğıtta 4 tane suçlama vardı. Fakat şimdi sizin söyledikleriniz bana verilenlerden farklı. Sizin söylediğinizde üye olma vs. var. Hangisine cevap vermem gerektiğini anlayamadım.

DAEŞ BENİ ÖLÜMLE TEHDİT ETTİ, ONLARLA ALAKAMIN OLMADIĞI BURADAN BELLİDİR

Benim herhangi bir örgütle bağlantım yoktur. Silahlı terör örgütü dediğiniz DAEŞ ise, beni ölümle tehdit etti. 4-5 defa Emniyet benden koruma isteyip istemediğimi sordu. DAEŞ’in aleyhinde yıllardan beri konuştuğum için “bu DAEŞ denilen şeyin daha evveli yoktur, Amerika’nın kurduğu örgüttür” dediğim için DAEŞ beni tehdit etti. Bu kayıtlarda var. Ben de koruma istemedim ama DAEŞ ile alakam olmadığı buradan bellidir. Ben DAEŞ ile ilgili Suriye’ye silahlı cihada gitme ile ilgili kaç defa konuşma yaptım, internette hepsi vardır. Bana bundan dolayı kaç kişi tepki gösterdi. Hatta yurtdışı konferansında Almanya’nın Dortmund şehrinde bana cihadın aleyhinde neden konuştuğumuzu sordular. ‘Siz silahlı örgüt taraftarı mısınız?’ diye sordum, yok dediler. Beni kaç yerde onları desteklemeye teşvik edecek böyle şeyler yaptılar. Bunun tuzak olduğunu düşünüyorum. Onların lehine konuşmam yönünde çok baskı yapıldı, isterseniz hepsini sunmaya hazırım. Benim yıllardan beri yaptığım konuşmalar internette var.

TÜM TÜRKİYE ALKIŞLARKEN BEN ONLARI TENKİT EDİYORDUM

FETÖ dediğiniz yapılanmayı 35 yıldır kaç defa tenkit ettiğimi ancak Allah bilir. İnternette bunlar da vardır. Ben bunları oldu bitti tenkit ettim. Hatta o konuşmalara bakarsanız 1998 yılında “Allah’ın tokadını yiyeceksiniz sevenleriniz kalmayacak, gönüllerde yeriniz kalmayacak. Çünkü dine zarar veriyorsunuz” diyordum, tüm Türkiye alkışlarken ben onları tenkit ediyordum. Cumhurbaşkanımız bile onu Türkçe Olimpiyatlarında Türkiye’ye davet ederken ben onları tenkit etmiştim. Hatta onların birtakım baş komiserleri beni Emniyete çağırmıştı.

BU SENİN ALNINDA KARA BİR LEKE OLARAK KALACAKTIR

PKK ile ilgili; ben onlarla kaç defa konuştum ve bundan dolayı arkadaşlarımız yurt dışında tehdit aldılar. Danimarka’daki arkadaşlar oranın PKK’sı tarafından tehdit edildiler. ‘Senin hocan bize terörist diyor’ dediler. O zaman da takside 4 kişiyi öldürmüşlerdi ben ‘bu terör değilse terör nedir?’ dedim. Selahattin Demirtaş 6-7 Ekim olaylarında herkesi sokağa davet ettiğinde ben o zaman “bu senin alnında kara bir leke olarak kalacaktır” dedim. Bunların hepsi internette vardır. Benim sorunum, ben uzun konuşuyorum benim konuşmamı kırpıyorlar. Bir de ben öyle demişim gibi başlık atmaktadırlar. Ben Demirtaş’la ilgili kendi tabanına güzel hitap ediyor şeklinde laflar etmiştim. Evet ama ben onunla ilgili birtakım şeyler söyledim o konuşmamı alıyorlar beni onlara tarafmışım gibi gösteriyorlar. Ben onlara bir defa oy vermiş değilim. Ben onlardan olanlara; “bir hakkınız varsa hakkınızı arayabilirsiniz, hakkınızı ararken asker, polis, sivil vatandaş öldüremezsiniz. Böyle bir şey caiz olamaz. Siz hakkınızı arıyorsanız insani yollarla arayın. Siz insan öldürerek hak arıyorsunuz bu caiz değildir” diye kaç defa söyledim. Bundan 25 sene önce doğulu bir hoca bana, 70 tane İslam devleti var bunlar caizse 71 niye caiz olmasın, demişti. Ben de ona: “Senin bu konuşman Müslüman konuşması değil, Müslüman dediğin 70’i, 68’i indirmenin yolunu arar. Mümkünse yapmaya çalışır, sen ise 71 fetvasını veriyorsun ve ona fetva bulmaya çalışıyorsun” dedim. Silahlı terör örgütü denilen PKK ise, ben onlarla ilgili kaç defa konuşma yapmış, “Bu terördür” demişimdir.

PKK, DAEŞ VEYA FETÖ İLE BENİ SUÇLAMAK AKIL KÂRI DEĞİLDİR!

2013-2014 yıllarında FETÖ’ye “siz yakında çökeceksiniz Allah’a tövbe edin” dedim. PKK, DAEŞ veya FETÖ ile beni suçlamak akıl kârı değildir bunu söyleyenler bana bir tane delil göstersin. Bunlar benim bir cümlemi alıyorlar bir başlık atıyorlar başlığı okuyan insan, beni öyle zannediyor, vallahi billahi öyle değildir. Bu çok alçakça bir şeydir. Bana sürekli iftira atmaktadırlar, konuşmalarımın asılları internette vardır. İnsanlar uzun konuşmaları izlememektedir.

O İDDİADA BULUNANA KADAR KAFAMA KURŞUN SIKSA DAHA İYİYDİ!

Dolandırıcılık diye iddiada bulunan kişi o iddiada bulunana kadar kafama kurşun sıksa daha iyiydi. Ben hayatımda vakıftan bir kuruş para almadım, vakfın başkanı da buradadır. Ailemden az bir gelirim var, onunla geçinen biriyim. İnsan, bir insana bu kadar iftira atmaz. Vakıfta bir para bulunduysa vakfın parası vakfın kasasında bulunmuş, bundan daha doğal ne olabilir. Bunu muhasebeye sorun, bu 20-25 kişinin dolandırıcılıkla ne alakası vardır? Ben yılda bir defa bağış toplantısı yapıyorum ve o baskın yapıldığı gün bağış toplandığı gündür, o paranın çokluğu ondandır. Her zaman öyle bir para yoktur, makbuzları var mı yok mu anlamadan bu iftirayı atmışlardır. Makbuzların olup olmadığını muhasebeye sorun.

VAKFIN PARASI BENİM EVİMDE Mİ ÇIKMIŞTIR? EVİMDE KAÇ KURUŞ OLDUĞUNU POLİSLER GÖRMÜŞTÜR

Vakfın parası benim evimde mi çıkmıştır? Evimde kaç kuruş olduğunu polisler görmüştür. Vakfın parası sanki evlerimizden çıkmış gibi muamele yapılmıştır. Ben vakıftan hiç para almadım polisler görmüştür. Benim evimdeki eşyalar eskidir. Varsa bir para makbuzu sorulmalıdır. Ne ben ne de diğerleri paraya elimizi vurmayız. Yemin ederim, getirin Kur’an’a el basayım ben parayı görmem. Ben hocaları olarak yılda bir defa konuşma yaparım, ondan sonra inip giderim. Sonrası vakfın başkanı ve muhasibin işidir. Resmi şeylerdir ben karışmam. Ben hayatımda makbuz doldurmuş değilim. Ben parayı görmüş isem Allah belamı versin. Ben hocayım sadece ders veriyorum. Bir insana bu kadar mı zulüm edilir?

BEN ONLARA TERÖRİST DE DEDİM, ASKERİN POLİSİN ÖLDÜRÜLMESİ HARAMDIR DA DEDİM!

Silahlı terör örgütü büyük bir laftır altında ne vardır, hangi belgeye dayanır? Ben hocayım bu bana yapılmasın, ithamlar ağır ithamlardır ve hiçbir delile dayanmamaktadır. Silahlı terör örgütünün propagandasını yaptıysam Allah belamı versin. Ben çözüm süreci devam etmeliydi, devam etmezse olaylar başlar. Asker polis yine ölür. 2 sene boyunca asker polis ölmedi. Çözüm süreci bitince tekrar ölümler başladı. Ben o zamanlarda da insanımız ölmesin diye görüşlerimi paylaştım. Benim görüşüm siyasi analizdir. Kendi görüşümü söylüyorum. Ben onlara zaten terörist dedim. Ben askerin polisin öldürülmesi haramdır demişimdir. Benim o konuşmalarım nasıl onların propagandasını yapmak sayılabilir. Benim gibi bir sürü insan televizyonda konuşmaktadır. Bana soru sorulmaktadır, ben de onunla ilgili konuşmaktayım. Ben sorulan sorulara cevap olsun diye görüş açıklıyorum.

GÖRÜŞ AÇIKLAMAK SUÇ DEĞİLDİR!

Ben bunları savunmadım, onların propagandasını yapmadım onları savunanların Allah belasını versin. Ben sizin vereceğiniz hükümden korktuğum için söylemiyorum. Allah’tan korktuğum için söylüyorum. Terör örgütüne yardım yapmak haramdır. Ben kanundan korktuğum için değil, Allah’tan korktuğum için yardım etmem. İddialar çok büyüktür ben ne yapmışım da yardım etmişim bilmiyorum. Herhangi bir fiilde herhangi bir örgüte yardım ve yataklık asla yapmadım. FETÖ onları eleştirdiğimden dolayı benim de üzerime gelmiştir. Ancak ben onları takmadım ve dinlemedim. Ben her zaman DEAŞ ve benzeri terör örgütlerine katılmanın haram olduğunu söyledim. Onların yaptıklarının doğru olmadığını, gençlerin uzak durması gerektiğini söyledim. Bazı gençler bizim haberimiz olmadan sohbetimize katılıp sonra da ayrılmış, Suriye’ye gitmiş olabilir. Ama bundan ne bizim haberimiz ne de buna bir katkımız vardır. Hatta tepkimiz vardır.