Yılın Hedefi

Vahdetin Yolu Şümullülüktür!

Paylaş:

“Bir hareketin şümullü olması; iman, ibadet, ahlâk ve cihadı içeren bir hareket olmasına bağlıdır.”

Alparslan Kuytul Hocaefendi

Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı; öncü neslin hazırlanması ve İslam Medeniyeti’nin yeniden inşası için Rabbanî yolda Peygamberî metodla tam 20 yıldır İslam davasına hizmet etmektedir. Hareket esasları Rabbanî, İlmî ve Şümullü olan Furkan Vakfı, Muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin tanımladığı Rabbanîlik, İlmîlik ve Şümullülük vasıflarına haiz olmak için gayret etmekte ve bu hareket metodu ile eğitim ve hizmet çalışmalarına aralıksız devam etmektedir. Diğer sayılarımızda; ilk olarak İslamî anlayış ve yapılanmanın Rabbanî olması gerektiğine, ikinci olarak ise İlmî olması gerektiğine değinmiştik. Bu sayımızda ise son olarak Şümullülük vasfı üzerinde duracağız.

İslam dini “Şümullü” yani kapsamlıdır. Hayatın her meselesine dair direkt veya dolaylı bir yaklaşımı, söyleyecek sözü olan bir dindir. Belki de en çok bu yönüyle diğer dinlerden ayrılmaktadır. İslam’ın insan hayatında müdahale etmediği bir alan yoktur. Çünkü İslam, hayat dinidir. Marks: “din afyondur” der. Oysa “Din afyon değil, bilakis aksiyondur.”

 Bir hareketin kapsamlı olması; iman, ibadet, ahlâk ve cihadı içeren bir hareket olmasına bağlıdır. A cemaati iman, B cemaati ibadet ve zikir, C cemaati ahlâk, D cemaati de sürekli cihad derse cemaatler anlaşamazlar. Çünkü birinin önem verdiği noktaya diğeri önem vermeyip, ihmal etmektedir. Kur’an’ın önem verdiği tüm vitaminlere önem verilirse cemaatler arası anlaşma gerçekleşebilir.

Kur’an-ı Kerim iman, ibadet, ahlak, cihad, muhabbettullah ve takva gibi vitamin ve ilaçları gerekli olduğu kadar vermiş ve bunlardan bir bütün olarak istifade edilmesini emretmiştir. Dolayısıyla; bu vitaminlerin birini ya da birkaçını alıp diğerlerini almamak Müslüman şahsiyetinde bozulmalara, zayıf ve hastalıklı Müslümanların ortaya çıkmasına neden olacaktır.

Şümullü Hareket;

  1. Her şeyi içerisine alan çok yönlü bir harekettir.

İslam’ı tüm yönleriyle; iman esasları, ibadet anlayışı, ahlâk prensipleri, cihad ruhu, ahkâmı ile benimsemeyen kimsenin Müslümanlığı kesinlikle sakattır.

  1. Kur’an ve sünnetin önem verdiği tüm meselelere önem veren bir harekettir.
  2. Toplumun tüm kesimlerine hitap eden bir harekettir.

Toplumu sınıflara bölerek sadece belli kesimlere eğitim verenler ve sadece onları kazanmaya değer potansiyel kitle olarak görenler, belki de bölücülüğün en tehlikelisini yapmaktadırlar.

  1. Kırmızı çizgileri olan bir harekettir.

Ehl-i Kitap’la olan münasebetinde asla sınırı aşmaz.

  1. “İman, İbadet, Ahlâk ve Cihad” esaslarının tümünü eksiksiz olarak içeren bir harekettir. İnsanın maddî hücrelerinin ihtiyacı olan vitaminleri bulma yollarını (bir biyoloji ve kimya kitabı göndermeyerek) insana bırakan Allah Azze ve Celle, Eşref-i Mahlûkât olabilmenin yollarını insana bırakmamıştır. Bunun için de, içerisinde tüm vitaminleri barındıran bir kitap göndererek insanı, ‘insanı keşfetmek ve ona uygun dermanı bulmak’ yükünden kurtarmıştır. Bu vitaminler: İman, İbadet, Ahlâk ve Cihad’tır.
  2. Hayatın her yönünü kapsayan bir harekettir.

Şümullülük özelliği ‘hayatı kapsama’ ve ‘insana gerekli olan tüm vitaminleri verme’ yönünün yanı sıra, ‘toplumun tüm kesimlerini kucaklamasıyla’ da kendisini ortaya koymaktadır. Yani İslam, toplumun tüm kesimlerine eşit yakınlıkta olarak, zengin-fakir, avam-elit, erkek-kadın, genç-yaşlı ayrımı yapmadan herkese kucağını açmaktadır.

  1. Mükemmel bir kıvamda (ahsen-i takvim) yaratılan insanı; yeniden özüne, tıynetine, fıtratına döndürmek için çok yönlü ve kuşatıcı eğitim veren bir harekettir.

 İnsanın, insan-ı kâmil olabilmesi için tüm vitaminler, Şifaullah olan Kur’an-ı Kerim ile gönderilmiştir.

FURKAN VAKFI ŞÜMULLÜLÜK İLKESİNE SAHİPTİR!

1) Eğitimde şümullülük ilkemizdir. Eğitim esaslarımız; İman, İbadet, Ahlâk ve Cihad’tır.

2) Vakfımıza gelen insanların manevî gelişimlerine yönelik:

  • Manevî Eğitim Dersleri: Marifetullah’a ve Muhabbetullah’a ulaşmaya yönelik; Tasavvuf, Ruh Terbiyemiz, Kimya-ı Saadet, Kuşeyri Risalesi, İbadetin Getirdikleri vb. dersler yapılmaktadır.
  • Kişileri hayırlı amellere teşvik, kötü amellerden uzaklaştırmaya yönelik muhasebe tabloları: Bununla fertleri Kur’an-ı Kerim okumak, duha, evvabin, teheccüd gibi nafile namazlar, nafile oruçlar, infak, ziyaretleşmek gibi hayırlı amellere teşvik, namazı kaçırmak, yalan söylemek, Tv.de gereksiz program izlemek, harama bakmak gibi kötü amellerden sakındırmayı hedeflemekteyiz.
  • Sabah-akşam virdleri: Peygamber Efendimiz’in her gün sabah - akşam okuduğu ve ümmetine de okumayı tavsiye ettiği dualarının yer aldığı virdlerimizi her kardeşimizin okumasını tavsiye ediyoruz.
  • Her kardeşimizin nefsini kontrol etme amaçlı “Allah Beni Görüyor” şuuruna sahip olmasını sağlamak.

3) Yaptığımız ilmî ve kültürel çalışmalarımıza toplumun her kesiminden insanlar katılır.

Vakıf bünyemizde yaptığımız ilmî ve kültürel çalışmalara, Muhterem Hocamız’ın yapmış olduğu konferanslara toplumun her kesiminden büyük - küçük, zengin – fakir, amir - memur her türlü insan katılmaktadır.

Hareket esasları Rabbanîlik, İlmîlik, Şümullülük olan Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı, yapmış olduğu çalışmalarla Müslüman kardeşlerimizin; dinin mesajını anlayan, hayata Müslümanca bakan, kalbi ve aklı cahili fikir ve inanç kalıntılarından temizlenen, ihlâsı kazanan, çağını anlayan ve aydınlatan bir şahsiyet kazanmalarını amaçlamaktadır.

  • Bu çalışmayla sahabe nesli gibi bir neslin yetişmesi,
  • Kur’an’ın mesajının anlaşılması,
  • Peygamberin davasının farkına varılması,
  • İbadetlerin şuurla yapılması,
  • Sağlam bir itikada sahip olunması,
  • İnsanı harekete geçiren bir imana sahip olunması,
  • Müslümanlar üzerinde oynanan oyunların farkına varılması,
  • Küfrün ve küfür sistemlerinin tanınması,
  • İslam kardeşliğinin yeniden tesisi,
  • İlme ve âlime saygılı bir neslin yetişmesi,
  • Küfre ve tağuta karşı mücadele ve muhalefet ruhunun kazanılması,
  • Okuyan, yazan, düşünen ve anlatan bir şahsiyetin oluşması amaçlanmaktadır.

* Muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin görüşlerinden ve yazarlarımızdan değerli Rumeysa Sarısaçlı’nın konuyla ilgili makalesinden istifade edilmiştir.